Başarılı markaların kimlik hissiyatı güçlüdür. Umutlara ve özlemlere ayna tutar. Ama sesinizi bulmak – özellikle küçük bir firmaysanız- zor olabilir. Ve pahalı olabilir. Bu liste sayesinde marka modelinizi tanıyabileceksiniz. Hem paranız hem de zamanınız sizde kalacak ve kitlenize anında bağlanabileceksiniz.
Neden çoğu filmde aynı karakterler var? Eziyet içeren bir geçmişi olan sağlam bir aksiyon karakteri. Hiç bir şeyi doğru yapamayan ilginç romantik. Üzüntülerini viski ile boğan akıllı polis.
Bu karakterler hep filmlerde ve kitaplarda belirir – bizim insanları kategorize etme şeklimizdeki gibi. Psikolog Carl Jung, bu karakterlerin bizim “kollektif bilinçsizliğimizin” bir parçası olduğuna, içgüdüsel ve ilkel olduğuna inanıyor.
Bu çok tanıdık karakterlere Jungian modelleri deniyor.
Jungian modelleri çok fazla grup tarafından benimsendi ve incelendi. Yeni Çağ tinselcileri. Biyologlar. Hatta marka uzmanları bile.
Markalaşma evleri size belli bir miktar ücretle sizin markanızın nasıl bir kitleye sahip olacağınızı tahmin ediyor. Bundan sonra sizin işiniz için size uyan ve sizden etkilenen kişilerin kimlik ve stratejisi yaratılıyor.
Ama karmaşık değil – aşağıdaki listeden sizi ilgilendiren stili bulabilirsiniz.
Sizin işinize uygun bir model bulabiliyorsanız, müşterilerinizle iyi bir iletişim kurma yolundasınız.
Sizi çok fazla bekletmeyelim, işte en iyi 12 marka modelleri:
1.Masum (romantik ve hayalperest olarak da bilinir)
Masumun arzusu serbest ve mutlu olmak, en büyük korkusu ise yanlış bir şey yapıp bunun yüzünden cezalandırılmaktır. Wall-E’yi veya Audrey Hepburn’ün her bir filmini düşünün. En iyi zamanlarında iyimser, içten ve hevesli – en kötü zamanlarında gıcık, sıkıcı ve çocuksudur.
Masum müşteri direkt konuşma ve hilesiz reklam ister. İyimser markalar onu çeker. Eli ağır ya da suçluluk uyaran markalar onu iter.
Masum markalar basitlik sözü verir.
Masumiyet odaklı işler kendilerini basit, güvenilir ve saf olarak tanıtırlar. Kullandıkları tasvirler genellikle doğal ve telaşsızdır. Masum bir markanın başına gelebilecek en kötü şey gizliliğini yitirmiş rüşvet veya aldatmadır.
Bunu en iyi kim yapar? (Doğru bildiniz) Masum smoothies!
https://www.youtube.com/watch?v=fllaVmgUGtE
Bu reklamın sakin ve sağlıklı görüntüsü ve direkt olan dili masum müşterileri çekmek için yapıldı. Sanki televizyonunuzdan bir gülümseme geliyormuş gibi.
Ayrıca bakınız – Original Source
2.Kahraman (süper kahraman veya savaşçı olarak da bilinir)
Kahramanın ana motivasyonu her şeye değer olduğunu kanıtlamaktır ve en büyük korkuları zayıflık ve kaybetmektir. Erin Brokovich veya Michael Jordan’ı düşünün. En iyi zamanlarında cesur, azimli ve becerikliler – en kötü zamanlarında ise kibirli, saldırgan ve acımasızlardır.
Kahraman müşteriler ürünlerindeki kaliteye ve verime önem verirler. Kullanıcı seçimlerinin onları herkesin önüne geçireceğini düşünürler ve tatlı veya komik reklamlara kanmazlar.
Kahraman markalar zafer sözü verir.
Kahraman markalar kendilerini yüksek kaliteli ve en iyisi olarak tanıtır. Kahraman markaların başına gelebilecek en kötü şey, rakip markanın daha iyi olduğunun kanıtlanmasıdır.
Bunu en iyi kim yapar? Duracell.
https://www.youtube.com/watch?v=XpJbB_ajBJg
Duracell’in yaptığı bu reklam tamamiyle savaşçı, kendine güvenen ve rekabetçi. Reklamınız bir güç kaynağı olduğu zaman, mesajınız da güçlü olmalı.
3.Olağan İnsan (aynı zamanda iyi insan veya her insan olarak da bilinir)
Olağan insan sadece bir şeyin parçası olmak ister ve en büyük korkusu ise dışlanmak veya bir grubun dışında kalmaktır. Bilbo Baggins veya Homer Simpson’ı düşünün. En iyi zamanlarında dost canlısı, empati kurabilen ve güvenilir – en kötü zamanlarında zayıf, yüzeysel ve hassas olurlar.
Olağan insan markaları müşteriye ait olma sözü verir.
Olağan insan markaları gerçekçi olmalarıyla gurur duyarlar. Onların imajı dürüst ve güvenilirdir. Olağan insan markalarının başına gelebilecek en kötü şey açgözlü veya seçkinci davranmalarıdır.
Bunu en iyi kim yapar? Carling
https://www.youtube.com/watch?v=4Chd540Gnq0
Bu Carling reklamı rahat “adamımcı” arkadaşlığı kutlar. En sert koşullarda bile genel bir doğum günü kutlamasını gösterir ve bu ortalama Joe’ları kahraman seviyesine çıkarır.
4.Besleyici (aziz veya ebeveyn olarak da bilinir)
Besleyicinin dürtüsü koruma ve diğer insanlara ilgi gereksinimidir ve en büyük korkuları bencillik veya fedakârlıklarına karşılık nankörlüktür. The Sound of Music’teki Maria’yı ya da Ghandi’yi düşünün. Pozitif olduklarında şefkatli, cömert ve güçlü, negatif olduklarında mazoşist, manipülatif ve aşırı derecede duygusal veya ruhen bağlı olurlar.
Besleyici müşteriler büyüklük taslamadan çabalarının farkına varılmasını isterler. Agresif reklamları hiç sevmezler ama duygu ağırlıklı reklamlara bayılırlar.
Besleyici markaları tanınma sözü verir.
Besleyici markalar müşterilerine güvenlik, korunma ve destek teklif ederler. Besleyici markaların başına gelecek en kötü şey ürünlerinin zarar verici veya sömürücü gösterilmesidir.
Bunu en iyi kim yapar? SMA
SMA besleyici markaların bir özetidir. Asıl kullanıcılar bebekler olabilir fakat satış yapmanın en iyi yolunun değeri bilinmeyen anneler olduğunu bilirler.
(Resim linki: http://sparkol-www-uploads.s3.amazonaws.com/wp-content/uploads/2015/08/The-creator.png)
- Yaratıcı (sanatçı veya hayalperest olarak da bilinir)
Yaratıcının dürtüsü olağanüstü ve dayanıklı işler yapmaktır ve sıradanlıktan korkarlar. Frida Kahlo’yu ya da Back to the Future’daki Doc Brown’u düşünün. En iyi zamanlarında yaratıcı, ifadelerini dışa vurabilen ve yenilikçi – en kötü zamanlarında ise rahatına düşkün, melodramatik ve narsisistiktir.
Yaratıcı müşteriler reklamlardan çekinirler ama deneysel, sınırları zorlayan veya yenilikçi reklamları sevebilirler. Yaratıcı tipler dikkat çekmek için çok zor bir kategoridir, ama başarılı yaratıcı markalar samimi bir hayran kitlesi yaratırlar.
Yaratıcı markalar gerçekçilik sözü verir.
Yaratıcı markalar genellikle kendilerini yaratıcının yaratıcılığını ortaya çıkaran bir anahtar olarak görürler. Yaratıcı markaların başına gelebilecek en kötü şey asılsızlık ya da ihanettir.
Bunu en iyi kim yapar? Apple.
Apple yaratıcı marka kimliğini 12den vurmuştur. İdareci firma olan Microsoft gibi gerçeklere ve düzene değer vermek yerine, ürünlerini en iyi şeyler yaratılabilecek ürünler ve müşterilerinin sanatçı çabalarını taçlandırır.
- Kaşif (arayıcı veya gezgin olarak da bilinir)
Kaşif macera arar ve dünyayı tek başlarına keşfetmek isterler. Uyum ve iç boşluktan korkarlar. Indiana Jones veya Amelia Earhart’ı düşünün. İyi bir günde özgür, hırslı ve manevi – kötü bir günde ise huzursuz, amaçsız ve tuhaf olurlar.
Kaşif müşteriler özgürlüğü, kendini keşfetmeyi, özellikle müşteriyi bir seyahate davet eden markaları kucaklarlar. Evine bağlı tarzda reklamları çekici bulmazlar.
Kaşif markalar özgürlük sözü verirler.
Kaşif markalar kendilerini diğerlerine yeniyi ve bilinmeyeni tanıtan olarak tanıtırlar. Kaşif markaların başına gelecek en kötü şeyler sert veya kurumsal gözükmeleridir.
Bunu en iyi kim yapar? The North Face
The North Face kesinlikle bir kaşif markası olup, ana hedefi keşfetmeyi desteklemektir. Ancak bu reklam, ürünlerin özelliklerine yoğunlaşmaz – keşfetme ruhunu ortaya çıkartır, kendini müşterilerinin düşünce sistemiyle hizalandırır.
- Asi (devrimci veya kanun kaçağı olarak da bilinir)
Asi, devrimi ya da intikamı arzular ve en büyük korkuları güçsüz kalmaktır. Ejderha Dövmeli Kız’daki Lisbeth Salander’ı, James Dean’i düşünün. En iyi hallerinde özgür ruhlu, cesur ve uyumlular, ancak en kötü hallerinde de yıkıcı, kontrolden çıkmış ve nihilistler.
Asi müşteriler geleneksel olmayanı takdir eder ve mevcut durumu tamamen reddeder. Genellikle farklı ya da şaşırtıcı, açıkça sergilenen bir “al benisi” olmayan içeriklere değer verirler.
Asi markalar devrim sözü verirler.
Asi markalar kendilerini revaçta olanlara bir alternatif olarak belirlerler ve farklı olmak, öne çıkmak için bir efor sarf ederler. Başarılı bir asi marka büyük ihtimalle tarikatımsı izleyiciler kazanır. Asi markaya olabilecek en kötü şey ise çok popüler bir markaya dönüşmesidir.
Bunu en iyi kim yapar? Harley Davidson
Televizyonda uzun, sarışın bir kadın görüldüğünde genellikle feminenliği ön plandadır ve güzellik ürünleri satar. Harley Davidson’un sarışın kahramanı daha farklı- güçlü, bağımsız ve risk almaktan çekinmeyen, düzeni altüst eden.
- Aşık (hayalperest veya idealist olarak da bilinir)
Aşık, ilişkilerde, iş ve yaşam alanında duyulan hazzı tatmak için yaşar. Sevilmemekten ve istenmemekten korkar. Marilyn Monroe’yu, Kim Kardashian’ı düşünün. En iyi zamanlarında tutkulu, çekici ve kendini adamış, en kötü zamanlarında ise insanları memnun etmeye çabalayan, obsesif ve sığ biri olurlar.
Aşık müşteriler ürünlerin ve hizmetin estetiğine, görünüşüne önem verirler. Genellikle başkalarına kendilerini daha çekici gösterecek seçkin markaları tercih ederler.
Aşık markalar tutku sözü verir.
Aşık markalar kendilerini cazibeli olarak tanıtır ve duygusal hazza vurgu yaparlar. Reklamlar ürünün müşteriye nasıl bir duygu verdiğine odaklanır. Aşık markalar ucuz, pratik olarak görülemezler yoksa özenle işledikleri mistik hava harap olur.
Bunu en iyi kim yapar? Victoria’s Secret
Victoria’s Secret her zevkin ihtiyacının karşılandığı abartılı bir fantezi dünyası oluşturdu – gösterilen kadınlar (erkeklerin arzuladığı ve diğer kadınların olmak istediği) aslında markanın kişileştirilmiş versiyonu. Diyor ki, “Eğer bu markayı alırsan sen de sevilir ve arzulanabilirsin.”
- Sihirbaz (Şaman veya Vizyoner olarak da bilinir)
Sihirbaz evreni ve evrendeki yerini anlamak ister, ancak keşiflerinin istenmeden getirebileceği negatif sonuçlarından korkar. Nikola Tesla’yı, Steve Jobs’u düşünün. İyi bir günde azimli ve karizmatik, iyileştirici bir kapasitesi olan; kötü bir günde ise çıkarcı, dürüst olmayan ve gerçeklikten kopmuş biri olurlar.
Sihirbaz müşteriler daha bilgili olabileceklerini hissetme ya da ürününüzü kullanarak insanları etkileyebilme ihtiyacı duyarlar. Reklamlar olabildiğince yaratıcı ve ilham verici olmalı.
Sihirbaz markalar bilgi sözü verirler.
Sihirbaz markalar kendilerini hayatları değiştirebilecek bilgi ve deneyime giden bir geçit olarak tanıtırlar. Gruptan ziyade bireyin kendisine odaklanırlar ve müşteriyi içgüdüsüne güvenip ürünü alması için pohpohlar. Sihirbaz marka için olabilecek en kötü şey fazla yapısallaştırılmış, düzenlenmiş ya da boş olarak görülmesidir.
Bunu en iyi kim yapar? Disney
Disney’in bu reklamı Disneyland’daki şovlara ya da trenlere odaklanmaktan ziyade bir ailenin Disneyland’deki tecrübesine odaklanıyor. Disney, kendini bilginin ve deneyimin koruyucusu olarak tanıtıp bireyin direk kendisine hitap ediyor.
- Hükümdar (Lider veya Kral olarak da bilinir)
Hükümdar güce ve kontrole olan arzusuyla hareket eder. En çok kaostan ve devrilmekten korkar. Margaret Thatcher’ı ya da Jay-Z’yi düşünün. İyi bir hükümdar kendine güvenli, sorumluluk sahibi ve adaletlidir. Tam aksine kötü bir hükümdar ise sert, kontrolcü ve tam yetkilidir.
Hükümdar müşteriler doğal olarak dominanttırlar ve patronluk taslayan ya da basitleştiren reklamcılığı sevmezler. Güç ve denge hislerini pekiştirecek reklamlara değer verirler.
Hükümdar markalar güç sözü verir.
Hükümdar markalar otoriter bir şekilde konuşurlar ve genellikle sahadaki liderin kendileri olduğu fikrini yayarlar. Katı, cilalanmış ve maskülen bir imajları vardır. Hükümdar bir marka zayıf olarak görülmekten ya da rakip bir markaya olan yenilgisini açıkça kabul etmek zorunda kalmasından çok acı çeker.
Bunu en iyi kim yapar? American Express
American Express’in bu reklamı güç ve lüks hissiyatı sızdırıyor. Ana karakter alanında başarılı, varlıklı bir yaşam süren, asaletle ve kolaylıkla yaşamında yön bulan bir lider.
11.Soytarı (Komedyen veya Maskara olarak da bilinir)
Soytarı anı yaşamayı ve hayattan zevk almayı ister. En çok da sıkıntıdan korkar. Kayıp Balık Nemo’daki Dori’yi ya da Jim Carrey’i düşünün. En iyi hallerinde neşeli, kaygısız ve orijinal; en kötü hallerinde ise sorumsuz, acımasız ve uçarı oluyorlar.
Soytarı müşteriler sıradan reklamları sıkıcı bulurlar, ancak olağandışı ve oyuncu her şeyi severler, özellikle de hayatın ciddiyetini hafifletenleri.
Soytarı markalar eğlence sözü verir.
Soytarı markalar anı yaşadıkları izlenimini verirler, uçarı imgeler kullanırlar ve genellikle sevgiyle müşterilerine sataşırlar. Markalar soytarı olan genç kesime odaklanır. Soytarı bir markanın başına gelebilecek en kötü şey karmakarışık bir davanın içine karışmak ya da müşterileri tarafından katı görülmek olur.
Bunu en iyi kim yapar? Skittles
Skittles reklamı saçmalamaktan ibaret. Ürünün kendisinin bir özelliği yok, aslında gerçeküstü bir şaka formatında. Ancak, bu format genç soytarılar tarafından birçok izlenme ve paylaşma garantiliyor.
- Bilge (Bilim Adamı veya Öğretmen olarak da bilinir)
Bilge gerçeği arar ve her durumda bir bilgelik bulur. En büyük korkuları cahil olmak ve yanlış yönlendirilmektir. Yoda’yı ya da David Bowie’yi düşünün. En iyi durumlarında bilge, kolay anlaşılır ve açık fikirlilerdir, ancak en kötü durumlarında ukala, bencil ve soğuklardır.
Bilge müşteriler büyüme ile bilginin geldiğine inanır ve her zaman yeni bilgi kaynakları ararlar. Yeni bakış açılarıyla bakmaları için medyan okuyan reklamları tercih ederler.
Bilge markalar bilgelik sözü verir.
Bilge markalar öğrenme sözü verir ve bu nedenle daha üst düzey bir söz dağarcığı ve sembolik imgeler kullanır. Zor anlaşılan fikirleri anlamalarında ve entellektüel şakaları anlamalarında müşterilerine güvenir. Ancak, patronluk taslayan bir edaya bürünmemeye ve seviyeyi düşürmemeye dikkat etmeliler.
Bunu en iyi kim yapar? National Geographic Channel
National Geographic’in bu reklamı tarihsel, doğal ve sosyolojik manzaranın perde arkasında yarı-filozofik ifadeler verir. Meraklı olmayı över ve şüphesiz bu reklam dünyayı daha iyi anlamaya çalışan herkesin ilgisini çeker.
Sonsöz
İşte bu kadar!
“Benim işimde bu öğelerin hepsi var!” diye düşünüyor olabilirsiniz ve bu da uygun tabi ki. Umarım bu yazı, neden bazı şirketlerin kendilerini bazı şekillerde gösterdikleri konusunun içyüzünü anlamanızda yardımcı olmuştur ve izleyicinizle etkileşiminizde size ilham vermiştir.
Ulaşmak istediğiniz modelleri tanıyabildiyseniz ve modern özelliklerini maksimum düzeye ulaştırabildiyseniz rakiplerinizin çok daha önlerinde olacaksınız.