Pazarlama, büyüme, gelişim, iş dünyası üzerine yoğunlaşan ve pek çok kitabı dünyada en çok satanlar listesine girmiş olan Seth Godin’in şu sözleriyle yazıma başlamak istiyorum; “Marketing is no longer about the stuff you make, but the stories you tell” Yani “Pazarlama artık ürününle değil, anlattığınız hikayeyle ilgilidir”. Günümüzde tüketici ile bağ kurmak, müşteriye kaliteli bir deneyim satmak ürünün kalitesi ve niteliği kadar önemli. Bu durumdan yola çıkarak, pazarlama konusunu hikayeleştiren ve duygusal bağ kuran 7 filme bir göz atalım…
1- Thank You For Smoking – 2005 / Imdb puanı 7,6
Dünyanın en bilinen tütün ve sigara firmalarından birinde lobici olan Nick Naylor, işi konusunda oldukça titiz ve başarılı bir adamdır. Naylor, şirketin prestiji için hem sigara imalatçılarının hem de sigara bağımlılığı olan insanların haklarını koruyan bir sözcüdür. Fakat sigaranın olumsuz etkilerini bilmeyen tek bir kişinin bile olmadığı çağımızda bu mücadeleyi sürdürmek meşakkatli bir iştir. Sigaranın imajını kurtarmak için büyük bir kampanya düzenleyen Naylor, kendisini bir savaşın ortasında bulur.
Bu filmden pazarlama adına çıkarabileceğimiz ders ise hedef kitleye güven ve motivasyon vererek “herşeyin pazarlaması yapılabilir.” Bir pazarlamacı insan beynini ve motivasyonunu çok iyi tanımalıdır.
2-Wall Street – 1987 / Imdb puanı 7,4
1980’lerin iş dünyasının perde arkasının anlatıldığı sürükleyici filmde, hırslı ve genç bir borsacı (Charlie Sheen) Wall Street efsanesi Gordon Gekko tarafından baştan çıkarılıyor ve yasa dışı ancak son derece kazançlı bir dünyaya adım atıyor. Bu filmde canlandırdığı Gordon Gekko karakteriyle Michael Douglas Oscar ödülüne layık görülmüştür. Film oldukça anlamlı ve derin diyaloglardan oluşurken, ana hatlarıyla kapitalizmi “kazananlar” tarafından ele alıyor.
3-The Pursuit Of Happyness – 2006 / Imdb puanı 8,0
Gerçek hayattan bir hikayenin konu alındığı The Pursuit of Happyness, Christopher Gardner (Will Smith) karısı tarafından terk edilmiş, iflas etmiş ve bunların yanında bakmak zorunda olduğu bir oğlu olan bir kişidir. Geçim sıkıntısı çeken ve hayatta kalma mücadelesi veren bir baba oğulun sevgi dolu, duygusal ve inançlı hikayesini anlatıyor.
İş hayatınızda yaşadığınız zor bir dönemde size sabırlı olmanız ve karşınıza çıkan herşeyin bir sebebi olduğuna inanmanız gerektiğini anlatan bir film olduğu için pazarlama alanıyla ilgilenen kişileri doğru motive edeceğine inanıyorum.
4-Inside Job -2010 / Imdb puanı 8,3
Charles Ferguson’ın 2008’deki ekonomik krize ve finansal erimeye yakın bir bakış attığı belgesel türündeki film politik tavrını da koruyan bir yapıya sahip. Terimlerle çok arası olmayan seyirciye de ekonomik krizi anlaşılır biçimde aktaran filmde Matt Damon da anlatıcı olarak yer alıyor. İşletme ve pazarlama ile ilgilenen kişiler için oldukça bilgilendirici olan bu film iş dünyası ve devletler arasındaki aç gözlülüğün gücünün yansımalarını inceliyor.
5-Pirates of Silicon Valley – 1999 / Imdb puanı 7,3
Steve Jobs ve Bill Gates’in hayatlarını konu alan Pirates of Silicon Valley, Bill Gates’in bilgisayar dehasının yanında aslında bir pazarlama dehası da olduğunu gözler önüne seriyor. Apple firmasının Bill Gates karşısındaki hataları ve zayıflıkları, Bill Gates’in Apple karşısındaki kurnazlığı ve iki yüzlülüğü film boyunca gözümüze çarpıyor. Bilişim dünyasının zalim yüzünü, üretmek ve satmak arasındaki farkı oldukça etkili şekilde gösteren bir yapım.
6-Boiler Room – 2000 / Imdb puanı 7,0
İnsanları manipüle etme sanatının inceliklerinin anlatıldığı bu filmde her ne kadar bir borsacının hayatı anlatılsa da genel olarak pazarlama ele alınıyor. Filmdeki en can alıcı sahne ise Ben Affleck’in satış ile ilgili yaptığı konuşmadaki sözleri; “Satışın olmadığı telefon konuşması diye birşey yoktur. Her yapılan konuşmada satış yapılır. Ya sen müşteriye hisseyi satarsın, ya da o sana alamayacağının mazeretini satar. İki türlü de satış yapılır. Asıl soru, kim kimi bağlar, o mu sen mi?”
Bu filmi bir pazarlamacı neden izlemeli diye sorarsanız film bilgilendirici olmasının yanında izleyene “Pazarlama dünyasına gir ve onu fethet” gibi bir motivasyon veriyor.
7-Moneyball – 2011 / Imdb puanı 7,6
‘Oakland A’ beysbol takımının koçu olan Billy Beane (Brad Pitt) , kısıtlı imkanlarla büyük kulüplere meydan okuyor. Ancak bunu yaparken beysbol ile ilgili bilinen doğruları hiçe sayarcasına farklı metotlar deniyor. Elinde yıldız oyuncular olmadığını bilen koç yeni yöntemlerle başarıya ulaşmaya çalışıyor. Örneğin takıma bir matematik dehası istatistikçi getiriyor. Bu yöntem başlarda delilik olarak nitelendirilse de, bildiği doğrulardan vazgeçmeyerek, azim ve hırsla mücadelesine devam ediyor.
Michael Lewis’in “Moneyball: The Art of Winning an Unfair Game” adlı eserinden Steven Zaillian ve Aaron Sorkin tarafından uyarlanan film gerçek bir hikayeden yola çıkıyor.
Bu filmden çıkarılacak pek çok ders var ancak bir pazarlamacı gözünden bakacak olursak şunları söyleyebiliriz;
Başarılı olmanın tek yolu büyük bütçeler ve iyi imkanlar değildir. Doğru izlenen bir yol ve iyi bir strateji de sizi başarıya götürebilir.
Bir diğer önemli ders ise istatistiksel verilerin doğru okunması ve kullanılması. Sadece kendi performansının verileri ile yetinmeyip, rakiplerinin de verilerini incelemek ve ona göre yöntem belirlemek.
Kaynaklar;