Dağıtılmış kapitalizm çağında değer yaratmak-2

Geçen yazımızda Harvard Business School İşletme Bölümü eski profesörlerinden Shoshana Zuboff‘un Ekim 2010’da uluslararası danışmanlık şirketi McKinsey’in yayını McKinsey Quarterly’de yayınlanan “Creating value in the age of distributed capitalism” (Dağıtılmış kapitalizm çağında değer yaratmak” başlıklı makalesini aktarmaya başlamıştık.

Hatırlayacağınız gibi Zuboff, kapitalizmin mutasyon geçirdiğini belirterek “dağıtılmış” veya “bölüştürülmüş kapitalizm” adını verdiği bu yeni durumda üretim ve tüketimin giderek adem-i merkezi, dağıtılmış değerlere, dağıtılmış bilgiye, dağıtılmış sosyal ve yönetsel sistemlere bağımlı hale geldğiini söylüyordu. Günümüzde çarpıcı biçimde düşürülen maliyetlerle sunduğu kişiselleştirilmiş ürün ve hizmetlerle değer yaratan kapitalizmin yeni çağının genetik kodlarının Zuboff’a göre beş önemli özelliği bulunuyor.

1- Tersyüz etme

Eski düşünce şekline göre zenginlik yaratmanın yolu organizasyonel perspektiften ve onun gerekliliklerinden geçiyordu. Yani verimlilik, maliyetleri düşürmek, gelirler, hisse başına kazanç, yatırım geri donüşü vebenzerleri. Yeni düşünce biçiminin ise son kullanıcı bireyden başlaması gerekiyor. Yani “Neyimiz var ve elimizdekini kullanıcıya nasıl satmalıyız” sorusundan değil, bireye yönelik olarak “sen kimsin?”, “neye ihtiyacın var?” ve “biz sana nasıl yardım edebiliriz” sorularından yola çıkmak gerekiyor. Düşünce biçimimizi bu şekilde tersyüz ettiğimizde her birey için gerçek değeri belirlememiz mümkün hale geliyor ki, artık nakit akışı da kârlılık da zaten bu değerden kaynaklanıyor.

2- Kurtarma

Birey için gerçekten değer ifade eden bir şeyi belirlediğinizde onu eski ve maliyetli üretim yapısından kurtarmanız gerekiyor. Günümüzde bilgi, müzik, kitap, tıbbı teşhis, eğitim ve benzerlerinin kurtarıldığı gibi… Değer yaratan şeyi kurtarmak, mümkün mertebe o değeri sayısallaştırmaktan, (dijitalleştirmekten) en makul fiyatlarla kullanıcıya ulaştırabilmenin yolunu bulmaktan geçiyor.

3- Bypass etmek

Dijital teknolojiden ve yeni sosyal organizasyonlardan güç alan pek çok mutasyon, eski kurumsal yapıları devre dışı bırakarak ortaya çıkıyor. Fiziksel, organizasyonel, teknolojik veya finansal
engelleri bypass ederek, bireylerin aradıkları, ihtiyaç duydukları değerleri doğrudan onlara ulaştırabilmek, tıpkı tıkalı bir damarı devre dışı bırakarak kanın damarlarda tekrar akmasını sağlamaya benziyor. iTunes veya uzaktan eğitim gibi uygulamalar, günümüzde gereksiz tüm maliyetleri, çağdışı kalmış varsayımları, yaratılan değeri yok eden uygulamaları ve eskiden miras kalan sistemleri tıpkı tıkalı damarlar gibi bypass ediyor.

4- Yeniden şekillendirmek

Her bir birey istediği değerlere sahip olduğuna göre, her bir birey satın aldığı herşeyi de kendi değer yargılarına, ilgi alanlarına, kendi rahatına ve isteklerine göre şekillendirmek ister. Bir lise öğrencisi iPod’uyla bir yandan Pandora’yı kullanarak kendi radyo istasyonunu yaratırken bir yandan da bir pazar günü öğleden sonrayı evinden yüzlerce kilometre uzaktaki bir öğretmenin online sınıfında Çince öğrenerek geçiebilir.

5- Desteklemek

Başarılı mutasyonlar tüketicilere çeşitli dijital araçlar, platformlar ve sosyal ilişkiler sunarak onların hayatlarını istedikleri gibi yaşamaları için onlara destek olur. Günümüzde ekonomik bir değer yaratmanın en etkili yolu bireylerin hayatlarını kontrol etmelerini sağlayacak araçları sunmak, onlara fikirlerini dile getirecekleri fırsatları vermek ve istedikleri gibi sosyal bağlantılar kurmalarını sağlamaktan geçiyor. Dağıtılmış kapitalizmin gelişmekte olan mantığı bireylere kendi isteklerini gerçekleştirme fırsatı verenfirmaları ödüllendirirken, kendi tercihini tüketiciye dayatan firmaları da cezalandırıyor.

Shoshana Zuboff’a göre dağıtılmış veya bölüştürülmüş ya da daha eski deyimle adem-i merkeziyetçi kapitalizmin birinci dalgası sayısallaştırmaya dayanıyor. Önümüzdeki yıllarda göreceğimiz ikinci dalga ise sayısal veya sanal dediğimiz dünya ile gerçek dünyanın entegrasyonunadayanacak.